Hadis Arapça TürkçeSahihi Buhari Buhari HadisleriSahihi Müslim HadisleriSüneni Ebu Davud HadisleriSüneni Nesai Hadisleri

Gazveler – Hendek ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Nesai Ebu Davud

Başlık: GAZVELER BÖLÜMÜ

Konu: Gazveler – Hendek
Ravi: Aişe
Hadisin Arapçası:

وعن عائشة رَضِيَ اللّهُ عَنْها قالت: ]لَمَّا رَجَعَ النَّبِيُّ # مِنَ الْخَنْدَقِ وَوَضَعَ السَِّحُ وَاغْتَسَلَ، فَأتَاهُ جِبْرِيلُ وَهُوَ يَنْفُضُ رَأسَهُ مِنَ الْغُبَارِ. فَقَالَ: قَدْ وَضَعْتَ السَِّحُ، واللّهِ مَا وَضَعْنَاهُ. أخْرُجْ إلَيْهِمْ. فَقَالَ: فإلى أيْنَ؟ قَالَ: هَاهُنَا وَأشَارَ إلى بَنِي قُرَيْظَةَ. فَخَرَجَ إلَيْهِمْ فَنَزَلُوا عَلى حُكْمِهِ. فَرَدَّ الْحُكْمَ إلى سَعْد بْنِ مُعَاذٍ. فقَالَ: إنِّي أحْكُمُ فِيهِمْ أنْ تُقْتَلَ المُقَاتِلَةُ، وَأنْ تُسْبَى النِّسَاءُ وَالذُّرِّيّةُ، وَأنْ تُقْسَمَ أمْوَالُهُمْ، وَكَانَ سَعْدٌ أُصِيبَ يَوْمَ الْخَنْدَقِ فِى أكْحَلِهِ فَضَرَبَ عَلَيْهِ # خَيْمَةً فِي الْمَسْجِدِ لِيَعُودَهُ مِنْ قَرِيبٍ؛ وَفي رواية قالَ سَعْدٌ: اللَّهُمَّ إنَّكَ تَعْلَمُ أنَّهُ لَيْسَ قَوْمٌ أحَبَّ إلَيَّ أنْ أُجَاهِدَهُمْ فِيكَ مِنْ قَوْمٍ كَذّبُوا رَسُولَكَ وَأخْرَجُوهُ. اللَّهُمَّ فَإنِّي أظُنُّ أنَّكَ قَدْ وَضَعْتَ الْحَرْبَ بَيْنَنَا وَبَيْنَهُمْ، فَإنْ كَانَ بَقِىَ مِنْ حَرْبِ قُرَيْشٍ شَىْءٌ فَأبْقِنِي حَتّى أُجَاهِدَهُمْ فِيكَ، وَأنْ كُنْتَ وَضَعْتَ الْحَرْبَ فَافْجُرْهَا وَاجْعَلْ مَوْتِى فِيهَا. فَانْفَجَرَتْ مِنْ لَبَّتِهِ فَلَمْ يَرُعْهُمْ، وفي الْمَسْجِدِ خَيْمَةٌ مِنْ بَنِي غِفَارٍ، إَّ الدَّمُ يَسِيلُ إليْهِمْ. فَقَالُوا: يَا أهْلَ الْخَيْمَةِ، مَا هَذا الَّذي يَأتِينَا مِنْ قِبَلِكُمْ؟ فَإذَا سَعْدٌ يََغْذُو جُرْحُهُ دَماً. فَمَاتَ مِنْهَا رضِيَ اللّهُ عَنْهُ[. أخرجه الشيخان.»ا‘كْحَلُ« عرق في وسط اليد يكثر فَصْدُهُ.وقوله »فلم يَرُعْهُمْ« أي فلم يفزعهم إ هو، والروع الفزع.وقوله »يغذو« غذا الجرح بالذال المعجمة يغذو غذوا: إذا سال دماً .

Hadisin Anlamı:

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hendek’ten döndüğü zaman, silahları bırakıp (elini yüzünü) yıkamış, tam başındaki toprakları çırparken Cebrail aleyhisselam geldi. “Sen” dedi, “silahını bıraktın, vallahi biz daha bırakmadık! Onlara geri git.” “Nereye kadar?” dedi Resulullah. “Şuraya!” diyerek Beni Kureyza’yı gösterdi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bu emir üzerine onlarla savaşmaya çıktı. Kureyzalılar hükmüne razı oldular. Hakem olarak Sa’d İbnu Mufaz’ı seçtiler. O da: “Ben onlardan muharib olanların öldürülmesine, kadın ve çocukların esir edilmesine, malların da taksim edilmesine hükmediyorum!” dedi. Sa’d, Hendek savaşı sırasında ana damarından yara almıştı. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) tedavisiyle yakından ilgilenmek için mescidin içinde ona bir çadır kurdurmuştu. -Bir rivayette Sa’d der ki: “Ey Allahım sen biliyorsun ki, senin yolunda kendileriyle cihad etmekten en ziyade memnun olacağım bir kavim Resulünü tekzib eden ve Onu yurdundan sürüp çıkaranlardır. Ey Allahım kanaatim şu ki, sen, bizimle onların arasındaki [harbi artık] bıraktın. Eğer hala Kureyş’le savaş olacaksa bana daha hayat ver de senin yolunda onlara karşı cihad edeyim. Eğer savaşı kesti isen damarımı daha da aç, ölümüm ondan olsun.” -Bu dua üzerine, o gece damarı iyice açıldı. O zaman mescidde bulunan Beni Gıfar’a ait çadırda kalanları kanın kendilerine doğru akmasından başka bir şey ürkütmemiş. “Ey çadır sahibi,” dediler. “Sizin taraftan bize doğru gelen nedir?” Bu kanamakta olan Sa’d’ın yarasından akmıştı. O sebeple öldü, Radıyallahu Anh.”

Kaynak: Buhari, Megazi 30, Cihad 18, Müslim, Cihad 67, (1769), Ebu Davud, Cenaiz 8, (3101), Nesai, Mesacid 18, (2, 45)

İlgili Makaleler